Siparişi verdikten sonra bara yöneldim . Tam o anda ne olduğunu anlayamadan Hayden gelmişti . Büyük bir heyecanla bana sarılmıştı . Bunu gerçekten anlayamamıştım . Ne oluyordu ?
" Tanrım , çok şükür iyisin , iyisin " demişti . Ne olduğunu yavaş yavaş anlamaya başlamıştım . Yakın zamanda gerçekleşen olaylar onu tedirgin ediyordu . Beni ettiği gibi ...
Beni iyice bir sıktıktan sonra sarılmayı bırakmıştı . Gerçekten beni düşünmesi çok hoştu . Düşüncelerini kontrol edebiliyorum . Biraz rahatlamısını sağladım . Çünkü ikimizde bu şekilde davranmamalıydık . Onu iyice sakinleştirmiştim . Hayden'ın beni bu kadar sevmesinin nedeni de buydu zaten . Onu iyi hissettiriyordum benim yanımdayken ...
Bir an için kendimi kaybetmiştim . Savaşlar gerçekten beni de derinden etkilemişti . Korkum duygularımı esir almış ve ağlamaya başlamıştım . Bu olamazdı , tam bir şapşaldım . Hayden karşımda bana hayretle bakıyordu . Kollarımı boynuna doladım ve dudağımdan kelimeler dökülüyordu ...
" Endişeliyim , Hayden . Hem de çok ... "